senin için

senin
için
yaz,
aynı bulutlarla geliyor
gönlüne sokulan yeşiller sararıyor
yazgısı iklimlerin
hep daracık pencerende kalıyor

senin
için
şu upuzun sokaklardaki bahçelerde
kısacık güller oturuyor
sahillerde takalar
şehirlerde kışkırtıcı sevinçler dolaşıyor…

*

senin
için
yalnızlık,
kalbine bir kez daha kırbacıyla giriyor
eski güftelerin sözleri birden ayaklanıyor

senin
için
odalar, sofalar utanıyor
o saat brüksel’e serseri yağmurlar yağıyor
yağıyor…
sen eskiyen bedenini kederle oğuşturuyorsun
sen şehrin dinmez uğultusunda
geceye şarkılar söylüyorsun…

senin
için
yoksul ve mahçup evlerde fokurdayan demliklerin buğusu
gözlerine düşüyor
anılar,
defter sayfalarında kurutulmuş çiçekler gibi susuyor
susuyor…

*

senin
için
terk edilmiş bir adam şimdi şiirler yazıyor
göğsünde yerin bomboş duruyor

/herkes seçti adamını ey kadın
herkes…sana bıraktı yalnızlığını!/

senin
için
sensiz her günümü bir yüzyıla saydım
yeni bir yangına milat var artık
düştü tetiği yüreğimin yığıldım kaldım…

Yılmaz Odabaşı

Yorumlar